Onu gördüm yağmurda koşarken. Bir kuşkanadının üstünde gibiydi.
Ağladığını varsaydım ve topladım ardından gözyaşlarını, acılarını. Yaralarıma
yara ekledim. Asılı unutulmuş çamaşırlarla birlikte ağırlaştım.İlk bulduğu apartmanın girişine sığındı.
Saçlarını önünde toplayıp, nemini almak ister gibi burktu.O an haykırsam deli diyeceklerdi, biliyordum Ben dudağımı ısırdım,
o kendi dudağı kanamış gibi yüzünü buruşturdu. Cevabı yoktu bunun, cevabı
olmayan bilmeceler gibi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder