Daha güneş açmadan
Bir köprünün sırtını çiğnerken
Adına galata diyelim mesela
Yıllardır görmediğim bir dostumu gördüm
Bir oltanın ucunda
Dipdiri ve çırılçıplak
Üşüyordu
Ağlıyordu
Kaçırdım gözlerimi; diyemezdim
Akıtsan da gözyaşlarını
İstanbul karnını doyurmaya kararlı
Kavgadır bu dostum
Sen nasıl oldu da bilemedin
Kandır bu dostum
Halicinde bu şehrin
Herşeyin sonuna kadar akan
Bir balığın yırtılmış ağzından
Ekmektir bu
Yukarıdan aşağıya doğru süzülen
Ve bu demektir ki
Çoktan ekmek olmuşsundur
İstanbul’un sofrasında
İstanbul emektarı...
YanıtlaSilsofrasına meze olduğunu bile bile
eteklerine yapıştığın sevgili...
Şiirlerini çok seviyorum... her daim yorum yapamasam da okuyorum:)
sevgi ve selamlar,
balıkların ağladığını duysak demişti bir dost bir gün,o zaman rahat bırakırdık onları...
YanıtlaSilsevgili esma gül yorumlarınızla cesaret veriyorsunuz bana,herbiri benim için çok kıymetlidir.sizin gibi ben de çok yorum yapamasam da, yazılarınızı dört gözle bekliyorum,sağlıcakla kalınız...
çok teşekkür ederim... okunduğunu bilmek şimdi beni de cesaretlendirdi ve heveslendirdi:)
YanıtlaSilbaşka bir yorumda görüşmek dileğiyle Kadim,
selamlar...