Dolaşıyorum burgazı
Önünden geçiyorum kartondan evlerinin,
Bir yalnızlık şarkısı çalıyor o evlerin birinde.
Bir yağmur damlası
Bir makas gibi
Alıp götürüyor evlerin kesilecek kenarlarını
Korkuyla titriyor perdeler.
Bir makas gibi
Alıp götürüyor evlerin kesilecek kenarlarını
Korkuyla titriyor perdeler.
Her
gün bir parça daha eksiliyor evlerden
Ve açıkta kalıyor sahte sıfatlar.
Bazılarının
geri döneceği bir evi bile yok.
Ne yazık ki, Burgaz’da bir sabahçı kahvesi de
yok.
Diğerleri tasını tebceresini bir
poşete dolduruyor.
En son da kendini kokuyor en üste
Gömüyor dört duvar arasında biryere.
Yerin
yarılmasıyla kapanması bir oluyor.
Yeni bir mevsim değil
Karanlık bir çağ başlıyor sanki.
Karanlık bir çağ başlıyor sanki.
Öyle kapanıyor kapılar ve pencereler.
Ardlarında
birileri var belli.
Güne yasaklı birileri...
Her birinde Umberto D yalnızlığı
Yine de
dalında kuruyor sardunyalar.
Açsa sardunya yer yerinden oynayacak sanki.
Sanki bahar gelecek gibi ama açmıyor açmaz olası çiçek.
-Böyle dediğime bakmayın ben çok severim sardunyaları-
Ama neden ölüyor çiçekler göz göre göre.
Nerde
bu insanlar?. Niye açmıyor pencerelerini
Yoksa sonbaharda mıyız da hayat ondan mı sonbahardan terk?
ps:bir şiir değildir
pss:yine de sonbahar en sevdiğim mevsimdir
Özdemir Asaf'ın dediği gibi:
özdemir asaf can'dır, sonbahar iyi ki vardır.
YanıtlaSilbaldır bir de:)ama özdemir asaf balsa sonbahar da bal acısıdır benim için. ne kadar bal olsa da acı bir tat bırakır boğazımda...
YanıtlaSil:) ah sonbahar..
YanıtlaSil