Sana gelmek için
Önce sağa dönmüşüm
Sonra kırk adım atmışım
Boynumu bükmüşüm
Ellerim ceplerimde
Hani baksanız cebimde bir kravat bulacaksınız
Tunalı Hilmi Caddesi’nde yürürken
Görseniz Cemal Süreya’ sanırsınız
Bir parkta bir banka oturmuşsun
Parkın adı Kuğulu olsun
Kuşlar var tam üstümüzde
‘Bakın’ diyorsun,
‘Bakın böyle öteceksiniz’
Kanatların var senin, bu doğru
Şimdi bir bardak çay içmezsek ölürüz
Hayat ve edebiyat için bu şart
Bardağın kenarında bıraksan dudağını
Bu daha iyi
Bardağı her eline alışında
Hayata dört elle sarılma isteği
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder