Odandasın belki şimdi. O küçük odanda. O kitapların var ya
hani, gerçekten de başucunda. Kelimelerini aydınlatsın diye sana aldığım o
küçük lamba da hemen orda. Kapın aralık, ışık süzülüyor içeri. Bundan rahatsız
oluyorsun. Önce ‘Biraz aralık sadece’ deyip sonra ‘Açık sonuçta’ diyorsun içinden.
Kalkıp kapatmaya da üşeniyorsun. Sırtını yastığına verip, bacaklarını kendine
doğru toplamışsın. Çaresiz hissediyorsun kendini. Korktuğun için kapıyı sürekli
kapalı tutmaya çalışıyorsun ama bir kapının odadaki kitaptan, lambadan, masa ve
sandalyeden çok farkı yoktur. İnsan onu sadece kullanmayı bilmeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder