‘’Bu karlı havalar sevgili’ ’dedi ve sustu sevilen. Pencereden
bakmaya devam ediyordu. Bir süre sonra şöyle devam etti ’’ Çocukluğumuzda
yağsın diye dört gözle beklediğimiz kar şimdilerde içimi üşütüyor. Manen tabi. Hadi
pencere önüne koyduğumuz bu bulgur taneleriyle doyurduk kuşları, ya çocukları ne
yapacağız?. Sıcak bir bağırdan yoksun çocukları? Bembeyaz karın üstündeki ayak
izlerinin onlara ait olmadığını söyleyebilir misin?
Acayip canım sıkılmıştı; elimdeki çay bardağını bir kenara
bıraktım. Oysa kardaki ayak izlerini takip ederek çok uzaklara gitmişti çoktan.
Ah, böyle yazıları seviyorum işte. Kuvvetle muhtemel, güçlü bir duygunun etkisinden çıkılmadan akla gelmiş ve yazılmış. Süsleme yok, melankoli yok; sade, olduğu gibi.
YanıtlaSilÇok sevdim, çok..
:)
Tüm büyük duygular etkisinden çıkılmadan yazılmalı ya da aktarılmalı ve haklısın; sadelik,en büyük güzellik sebebi:)
Sil