Ancak öpebildim seni
Çoktandır hüzün biriktirmişti bu dudaklar
Ve yolunu ezberleyen adımlarım
Uzak şehirlerden gelen martılar gibi öpüştük
Yorgun fakat dil dile minik minik
Belki büyümüş olurum diyordum içimden
Martılar evlerine döndüğünde
Belki büyürüm diyordum
Belki de uslanırım, kim bilir
Sol elim beline dolandığında
Bıraktın kendini bile bile geriye
İşte o vakit kuzey batıya
Güney doğuya yanaştı
Dünya dümdüzdü artık
Dünya sıcacık bir yatak olmalı diye düşümdüm
Milyonlarca kızın hep birlikte ısıttığı
Tanrı bile bilmiyor sayılarını
Tanrı bile bilmiyor sayılarını
Bir ara sağ elim göğsündeydi
Gözünden iki yaş düştü, saydım
Nasıl da benziyordun yağmurlu akşamlara
Uçurumlar yontuldu sanki o gece
Ayakları suya uzandı çocukların en sıcak öğle vakitlerinde
Sevmelerin kıyılarında dolaştı kanlı seslerimiz
Sustu kaldı şehir
Yırtarken sessizliği çığlığın
-ki bir ebrulinin titrek çalgısıdır-
Kuşların mırıltıları bıraktı kendini tenhaya
Sustu kaldı dünya
Sabah oldu ve ben büyüdüm
Sabah oldu ve ben büyüdüm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder