Olduğum gibi kim görebilri beni
Ne rengim var benim,ne nişanım
Benim de bildiğim sırlar var,diyeceksin ama,
Hem o sırlarım ben,
Hem o sırları saklayanım.
Bu gönül ne zaman durulacak,bilmem
Ama şu anda hiç kımıldaman duran da benim,
Yürüyüp giden de ben.
Ben bir denizim,
Kendi varlığı içinde taşan,
Uçsuz bucaksız,
Alabildiğine genişi
Kıyısız, hür bir deniz.
İki dünya da yok oldu gitti benden.
Artık ne bu dünyadan sorsunlar beni,
Ne o dünyadan.
Kimi olur temizliğimizi melekler bile kıskanır;
Kimi olur şeytan bile kaçar bizden.
Şu toprak bedenimiz,Tanrı emanetini yüklenmiş;
Maşallah çevikliğimize,
Nazar değmesin gücümüze kuvvetimize...
Hem ben tıpatıp sana benzerim.
Ağlarsan ağlarım,
Gülersen gülerim.
Asıl sen varsın orda,
Ben senin elinde bir aynayım
Sen yeşillikte bir ağaç,
Ben senin gülgen.
Ben senin gölgen olduktan sonra
Hemen gider kendime bir dost ararım
Kurmak için yanına çadırımı,
Ararım taze bir gül fidanı.
Sonra saki'nin kapısına varır,
Vurur testimi kırarım,
Sonra oturur bardak bardak içerim
Ciğerimden akan kanı.
Benim gönlümün kokusu
Yöresindeki topraktan gelir.
Ben o topraktan utanırım da
Nedense bir tek söz söylemem
Suya dair.
Kusuruma bakmayın benim dostlar
Ben davullara, bayraklara aldırmayan
Bir padişahın yoluna düşmüşüm,
Deli divane olmuşum.
Çok uzaklardan yürüyen bir adam gibiyim ben,
Çok uzaklardan geçen bir hayal gibi.
Ama yok da sayılmam hani,
Var olan bir şeyim ben.
Hadi!ben bensiz geleyim
Sen sensiz gel,
Ne varsa şu ırmağın içinde var,
Soyunalım şu ırmağa,hadi!
Bu kupkuru yerde yakınmadan gayri ne gördük,
Bu kupkuru yerde ne gördük zulümden gayri,